Kuşların Felsefesi

Márquez’in bir öyküsünde, havaalanında işlem sırası bekleyen adam, önünden geçip gitmekte olan bir kadının ardından bakakalır. Dalgınlığından ötürü görevli kızın azarını işitince, aniden aklı başına geri gelir. Özür dilercesine, kıza ilk görüşte âşık olmaya inanıp inanmadığını sorar. Elbette, der kız. “İmkansız olan ötekilerdir.”

Bu kitabı ilk gördüğümde yaşadığım heyecanı başka türlü anlatamazdım. Tabii ki sayfalarını çevirdikçe “zannettiğim gibi” olmadığını gördüm. Fakat sempatikti; iyi niyetliydi; kattığı değerler vardı ama bir şeyler eksikti. Doğrusu iki boyutluydu: Bir kuş bilimci ile bir felsefecinin kafa kafaya vermesiyle oluşmuş —kafaları ayırarak kitaba bakarsak, işin bir “kuşlar” boyutu bir de “felsefe” boyutu var. Eksik kalmış boyut ise derinlik…

İsmen ve cismen bildiğimiz kimi ünlü kuşların karakteristik tavırları güzelce anlatılmış. Benzemez kimse sana tavrını örnek alayım, düşüncesiyle, her kuş üzerinden kıssadan hisse çıkarılmış. Kimi çıkarımlar sığ kalırken, bilgece olanlar da yok değil. Kısacası, felsefi açıdan kuş tüyü gibi ama henüz kanatlanmamış okuyucular için ufuk açıcı olabilir. Her hâlükârda kayıtsız kalamıyorum. Özellikle 14-21 yaş aralığındaki gençlere ne güzel de hediye edilir, diye düşünüyorum.